11 Ağu 2009

Yolların sonunda kendimi bulmak ne güzel...

Her gittiğim yerden kendimle, kendime dönmem ne güzel.
Bir zamanlar sıklıkla sevmezken artık çoğunlukla gittiğim yerlerden her defasında o tanıdık bildik kendime dönme halini sever, bundan mutlu olur oldum.
Belki bu büyümektir, belki ben eskisinden daha mutluyumdur, ya da belki artık kendimi kabul etmiş, tanımış, sevmişimdir. Ama sebebi her ne ise keyifli bir sonucadır yolculuk...
Gecelere güvenli bir kuytuda karışmanın, günlere tatlı bir uyku mahmurluğuyla ama güvenle kalkmanın ne keyif olduğunu hatırlamak, benimsemek güzel.
Belki bu hal de tükenip gidecek yarın, belki yine kendime dönmeleri istemez olacağım bilmem. Ama günü böyle huzurla geçirmek yarınları düşünmeyi unutturuyor bana. Ve aslında içimde bir ses durup durup her şeyin daha da güzel olacağını fısıldıyor.
Bu sese kulak tıkamak istiyorum eski zamanlarda olduğu gibi. Düşersem kalkamamaktan korkarım çünkü. "Günü yaşa, hayal kurma" diyorum kendime, ama olmuyor. Bu huzur hali insanı hayallere gönderiyor.
Belki bunu böyle bırakmalı, her şey gittiği yere gitmeli ve ben hiç bir şey sormamalıyım...

Hiç yorum yok: