19 Eki 2018

Ninatta'nın Bileziği

Yazan: Ahmet Ümit
Kapak Tasarımı: Yavuz Korkut
Baskı Tarihi: Ekim 2006 (1. Basım)
Yayınlayan: Doğan Kitapçılık / Roman Dizisi
112 s. -- 2. Hamur -- Ciltsiz -- 14 x 24 cm

Ey, yılların ötesinden gelecek yabancı.
Ey, beni Nuvanza'ya götürecek kişi.
Ey, Nuvanza'yı beni getirecek kişi.
Şimdi söyle bana, sahiden geldin mi?
Yazdıklarımı okudun mu?
Sahiden on iki ayrı kentte gömülü,
On iki ayrı kente gittin mi?
On iki ayrı bileziği buldun mu?
On iki ayrı bileziği bizi birleştirmek için topladın mı?
Sahiden beni Nuvanza'ya götürecek misin?
Nuvanza'yı bana getirecek misin?

(Kitabın İçinden)

Sabahları servisle uzun yollar kat eden şanssızlardan mısınız sizde? Hadi, işe gidiş yolunun uzun olmasından geçtim, bir de uyuyamayanlardansanız, işte o zaman kurtarıcınız mp3 player/ipod ve/veya kitaplarınız olur. İşte ben bu bahsettiğim gruptayım. Serviste uyuyamayan, kitap okuyup müzik dinleyenlerden… Böyle olunca, kendi kitaplarımdan başka eşin - dostun kaynaklarını da kullanıyorum. "Ninatta'nın Bileziği" de işte böyle Ahmet Ümit sevdiğimi bilen bir dostun getirdiklerinden...

Mezopotamya'yı, Mısır'ı, Sümer'leri, mitolojiyi, vb. konuları sevenler, Odessa'yı, İlyada'yı okurken kendinden geçenler, hepsinden tanıdık bir hava esiyor kitapta. Ahmet Ümit her zamanki polisiye havasında olmasa da sürükleyiciliğini kaybetmemiş yeni bir roman anlayışı sunuyor bize… (Sabah serviste başladığım roman akşam eve geldiğimde bitmişti ve sadece servisle yolculuk süresinde okudum kitabı.)

Hitit Soylularından Ninatta'nın savaşçı Nuvanza'ya olan aşkını anlatan epik bir roman "Ninatta'nın Bileziği". Okurken gerçekten Hititlerin kitabelerini okur gibi hissettiren, Anadolu'nun o eski insanlarını hatırımıza düşüren, ortaokul tarih bilgilerimizi saklandıkları köşelerden geri çağıran (Pankuş, ziggurat, Hattuşaş, vb. bir sürü kelime üşüştü zihnime romanı okurken…). 

Ninatta Nuvanza'yı sever, Nuvanza güneştir, aydır, gecedir, gündüzdür, acıdır, kederdir, neşedir, sevinçtir… Nuvanza, Ninatta için hayattır. Ama bu aşk Ninatta'ya yasaktır çünkü Nuvanza evlidir. Ama gönül yasakları dinlemez. Ancak her günahın da bir bedeli vardır… Bazılarının bedeli ölüm olur, bazılarının ki beklemek… 

"Aşkın ömrü üç yıldır"* diyenlere karşı, binlerce yıl sabırla bekleyen bir kadının aşkını sunuyor bize Ahmet Ümit, umudunu kaybetmeyen; tanrılara, adalete, hakka inanan; sevgisini büyüten; koruyan - kollayan bir kadının aşkını anlatıyor…

Aşkı yaşamak her kula nasip olmaz mı? Yoksa insan âşık olduğunu fark etmeden geçip gider mi yanından cananın? Aşkı hak eden mi yaşar? Âşık olmak için ne yapmalı? Bu soruların cevaplarını bulamadım ben, ama cananı sabırla bekleyenlerin acısını, bu acıyı nasıl vakarla taşıdığını bu kitapta buldum.

Kitaplarla kalın… İyi hafta sonları, kahveniz bol köpüklü olsun! 

* Aşkın Ömrü Üç Yıldır, Frederic Beigbeder, Doğan Kitap 


11.05.2007'da Kahve Molası'nda yayımlanmıştır. (www.kahvemolasi.com)

Hiç yorum yok: